19 Şubat 2016 Cuma

Çiçeklerimi Rüzgara Verdim - Debbie Macomber

debbie macomber

Kitabın arka kapağındaki yazı ile kitabın tanıtımına başlayalım...

yaşamlarında yeni bir dönemece giren, üç nesilden üç farklı kadının, duygu kokan hikâyeleri...

Kaderin size gülmediğini düşünüyorsanız, birilerinden yardım beklemek yerine iç sesinizi dinlemenin vakti gelmiş demektir. Bu konuda hâlâ şüpheleriniz varsa, her şeyi geride bırakıp uzun bir yolculuğa çıkan üç nesilden üç farklı kadının ilham veren hikâyelerine kulak verin.

Çiçeklerimi Rüzgâra Verdim, gönüllerde özel bir yeri olan ilk aşkları, tebessümle hatırlanan ilişkileri ve gençliğin saflığa bürünmüş heyecanlarını, kısaca hayatın desenini yüreklere işleyen bir roman.

En iyi intikam yaşamaktır...
Kitabı okumamda etken daha önce okumuş olduğum Debbie Macomber kitaplarıydı ve kitabın ilk sayfalarında yer alan okuyucu yorumları oldu. Paylaşılan düşüncelerdeki ortak nokta samimiyet ve sevgi. Ben bu kitapta samimiyeti, sevgiyi, mutluluğu, üzüntüyü, umudu güzel gözlerle güzel gönüllerle yaşayan karakterlerle karşılaştım. İnsan acıyı bu kadar kolay demiyeyim ama bu kadar iyi niyetle atlatabilir mi yada bu tarz hikayeler sadece filmlerde romanlarda mı olur?
İnsanların birbirlerini kırmadan anlayışlı bir ruh haliyle birbirlerini anlamaya çalıştıkları kitaptan bahsetmek gerekirse;  eşi tarafından uzun bir evlilik ve iki çocuğun ardından başka birisi için terk edilen Bethanne kitabımızın ana karakteridir. Bethanne eski kocası olan Grant tarafından terk edildikten sonra kızıyla birlikte parti organizasyon işine girmiştir ve ''Parties'' adı ile başlayan işini hiç beklemediği bir şekilde büyütmüş ve mutluluğu bu başarıda yakalamıştır. Boşanmalarının üstünden geçen 6 yılın ardından eski kayınvaldesi Bethanne'yi çağırır ve araba ile uzun bir yolculuğa çıkacağını, her zaman bu hayali kurduğunu ancak vefat etmiş olan eşi tarafından yıllarca bu hayalinin ertelendiğini söylemiştir. Amacı eski arkadaşlarını görmek ve okulunun 50. yıl balosuna gitmektir. Bethanne bu kararı çok beğenir ve eski eşinin itirazına rağmen  kayınvalidesi Ruth ile birlikte bu yolculuğa çıkmaya karar verir. Bethanne'nin kızı Annie, erkek arkadaşının kendisini bırakıp iş yerindeki arkadaşı ve onun kız arkadaşı ile kendisine önceden haber vermeden geziye çıkmaları neticesinde çok üzgün olduğundan o da annesi ve babaannesi ile bu geziye çıkmaya karar verir. Çıktıkları bu yolculukta Bethanne, Ruth ve Annie ( Bethanne'nin kızı) gerçek aşkları ile karşılaşacak ve hiç ummadıkları maceralar ile karşılaşacaklardır. Bilmeden çıktıkları macera ve aşk yolculuğunda insanlar birbirlerini o kadar güzel ve anlayışla karşılamışlar ki, gerçekten insan bu kadar hoşgörülü olabilir mi ya da biz bunları sadece kitap ve filmlerde mi görebiliyoruz?

10 Şubat 2016 Çarşamba

Mayalı Yumuşak Poaça


  • 1 su bardağı ılık süt
  • 1 su bardağı sıvı yağ
  • 1 su bardağı ılık su
  • 1 adet yumurta
  • 1 paket yaş maya (42 gr) ama ben 2 paket toz maya kullandım
  • 2 silme tatlı kaşığı tuz
  • 4 yemek kaşığı toz şeker
  • Yaklaşık 7-8 su bardağı un
Üzerine
 
  • Yumurta sarısı ve varsa susam
                                 mayalı poaça
İç Malzeme (Sade de yapabilirsiniz)
  • Bir soğanı küçük küçük doğrayarak az yağda kavurdum, karabiber ve tulum-beyaz peynir karışımı ekledim.
Uygun bir kabın içine ılık su, ılık süt, yaş maya ve şeker alınarak karıştırılır. Mayanın eritilir. Sıvı yağ, yumurta, tuz ve şeker de eklenerek karıştırılır. Un azar azar eklenerek yoğurulur. Hamur yoğurulduktan sonra 30-45 dakika kadar dinlenmeye bırakılır. Yumurta büyüklüğünde parçalar koparılarak sade isteniyorsa elde yuvarlanıp top haline getirilir yada açılarak içine malzeme konur katlanır ve yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilir. Üzerine yumurta sarısısürülüp, susam serpildikten sonra 20 dakika kadar daha bekletilir. 190 derece fırında yaklaşık 20-25 dk pişirilir.

Afiyet olsun.

 

Sehpa ve Çatal-Kaşık-Bıçak Dolabının Dönüşümü

Evde atıl durumda bulunan çatal-bıçak-kaşık dolabınızı değerlendirmek ister misiniz?
 
İnstagramda gördüğüm ve neden yapmayayım diye hevesle yapmaya koyulduğum yatak odası etejerimin geri dönüşüm hikayesi şöyle :)
 
Öncelikle kullanmadığım eski kahverengi büyük boy sehpamı ve yine kullanmadığım için yemek odası takımı konsolunun içine koyduğum 3 çekmeceli kahverengi çatal-bıçak-kaşık dolabımı, küçük boy rulo fırça kullanmak suretiyle su bazlı akrilik beyaz boya ile 4-5 kat ve katlar arası kurumasını bekleyerek 3-4 gün süren bir çalışmanın sonunda boyadım. Dolabın kahverengi metal kulplarını ise beyaz boyanın içine hobi malzemeleri satan dükkandan evvelce aldığım minik kırmızı akrilik ahşap boyasından 2-3 damla dökerek oluşturduğum toz pembe boya ile yine 3-4 kat boyadım. Tamamen kuruması bittiğinde üst üste yerleştirerek etejer olarak kullanıma hazır hale getirdim ve sizin için fotoğrafladım.

Umarım beğenirsiniz, sevgilerimle...
 
etejer