Steve Jobs küçük yaşta terk edilmiş
olması ve evlatlık verilerek bunun bilincinde büyümüştür. Bu terk edilmişlik
duygusunu kendisini sahiplenen ebeveynlere yansıtmasa da zaman zaman çok yakın
arkadaşlarına bu durumun kendisinde yarattığı acıdan bahsetmiştir. Ve yaşantısı
boyunca sergilediği davranışlar kendisinin bu durumundan ötürü daha bir
bağımsız davranmaya çalıştığını, farklıritimlerde hareket ettiğini ve bence bir
liderde olabilecek bir özellik olarak düşünürsek, mutlaka doğduğu dünyadan
farklı bir dünyada yaşadığını bildiğini göstermektedir. Çünkü kendisi bu
durumunu şöyle belirtiyor. “Evlatlık
olduğumu bilmek kendimi daha özgür hissetmemi sağlamış olabilir, ama kendimi
asla terk edilmiş hissetmedim. Ebeveynim kendimi özel hissetmemi sağladılar
hep.”
Steve Jobs otoriter bir lider
yaklaşımı sergileyerek yaptığı herşeyde mutlak kontrol
sahibi olma arzusu duymaktadır ve bu kişiliğinden ve doğduktan sonra terk
edilmiş olmasından kaynaklanmaktadır.
Öğretmeni Jobs' a “Evrende
anlamadığın nedir?” diye sorduğunda, Jobs “Babamın neden durup dururken parasız
kaldığınıanlamıyorum,” diye yanıt vermiştir. Bu cevabı ile Jobs kendine has
duygusal zekası olan bir lider olduğunu göstermektedir.
Babası tarafından küçük
yaşlarda NASA Ames Araştırma Merkezi’ne götürüldüğünde “Bir bilgisayar
terminalini hayatımda ilk kez babam beni Ames merkezine götürünce gördüm,
sırılsıklam aşık oldum." demiş ve bir liderde olması gereken teknik ve
kavramsal becerilere yaşına göre ne kadar haiz olduğu, ilgi duyduğu
anlaşılmıştır. Yine benzer bir durumu şöyle örneklendirmek gerekirse,
oturdukları muhitin çevresinde silikon vadisinin olması ve çevrede oturanların
müteahhit, mühendis gibi üst düzey çalışanlar olması ilgisini çekmiş "Yeni
teknolojiler üreten bir sürü askeri şirket vardı, orası gizemliydi ve yüksek
teknoloji üretiyordu, dolayısıyla orada yaşamak çok heyecan vericiydi.” diyerek
yine teknik ve kavramsal becerilerinin üst düzey olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca Santa Clara
Vadisi’nin ticari omurgası olan ve ABD’deki yıllık girişimci sermaye
yatırımlarının üçte birini gerçekleştiren şirketleri ve geliştirme gruplarını
birbirine bağlayan işlek bir cadde olan El Camino Real için "Büyürken
oranın tarihinden ilham aldım, onun parçası olmak istedim.” demiştir.
HP mühendisi olan
komşusunun ona gösterdiği bir karbon mikrofonla ilgili bir teknik bilgiyi
babasının yanlış bilmesi neticesinde ısrarla ona yanlış bildiğini anlatıp
babası itiraz etse bile ona bunu göstererek ikna etmiştir. Babasının herşeyi
bilmediğini ilk defa fark etmiş. karbon mikrofon olayı kendisinin ebeveyninden
daha akıllı ve zeki olduğunu fark etmesine yol açacak acılı bir süreci
başlatmıştır. Ayrıca ebeveyninden daha zeki olduğunu anlayınca,
bunu düşündüğü için çok utanmıştır. Ama bu duruma evlatlık olması da eklenince, kendisini ailesinden ve dünyadan biraz ayrı, uzak ve kopuk hissetmesine yol açmıştır. Yani Jobs sadece bir zamanlar terk edildiğini bilerek değil, aynı zamanda özel olduğunu hissederek büyümüştür. Bu durum onun kendisine has olan liderlik özelliklerinin baskın olduğu kişiliğinin oluşmasında daha etkili olmuştur.
bunu düşündüğü için çok utanmıştır. Ama bu duruma evlatlık olması da eklenince, kendisini ailesinden ve dünyadan biraz ayrı, uzak ve kopuk hissetmesine yol açmıştır. Yani Jobs sadece bir zamanlar terk edildiğini bilerek değil, aynı zamanda özel olduğunu hissederek büyümüştür. Bu durum onun kendisine has olan liderlik özelliklerinin baskın olduğu kişiliğinin oluşmasında daha etkili olmuştur.
İlkokul hayatı için “Daha
önce karşılaşmadığım tarzda bir otoriteyle karşılaştım ve hoşuma gitmedi. Ve beni az
kalsın yeneceklerdi. Tüm merakımı öldürmelerine ramak kalmıştı.” diyerek
kendisine hiçbir otoritenin hükmedemeyeceğini, birisinin kendisine liderlik
yapacaksa bunun ancak kendisi olabileceği gibi bir tutum sergilemiştir. Büyük
adam teorisine uygun olan bir özellikler yaklaşımı sergilemiş ve doğuştan sahip
olduğu liderlik özelliğini göstermiştir. Yine okul yıllarında okulun kendisinin
ilgisini çekememesi nedeniyle derslerle ilgilenmek yerine sıkça eşşek
şakasıyapmıştır Bir kaç arkadaşıyla can sıkıntısından eşek şakaları yapıyor.
Ama babası okulun onun ilgisini çekemediği için böyleşeyler yaptığını düşünmüş
ve bunu okula iletmiş. Sınıf atlatılması ve okul değiştirmesi neticesinde
yeni okulundan ayrılmak istemiştir. Ailesi bu duruma direndiğinde "Mevcut okuluna geri dönmek zorunda kalırsam okulu
bırakacağımı söyledim. Bunun üzerine en iyi okulları araştırdılar ve varlarını
yoklarını denkleştirip daha güzel bir semtte 21.000 dolarlık bir ev satın
aldılar.” diyerek ailesini nasıl etkilediğini, istediklerini yapma konusunda
nasıl yönlendirdiğini göstermiştir.
Kendini arayış
çabalarıiçerisindeyken ve bir Hindistan gezisinde bir buzağının doğuşunu görmüş
ve o küçük hayvanın birkaç dakika uğraştıktan sonra yürümeye başlamasına çok
şaşırarak. “Bunu sonradan öğrenmemişti, bu bilgi donanımına önceden
yüklenmişti,” demiştir. Nasıl ki bir lider bazıözelliklere doğuştan sahip
olabiliyorsa canlılar da yürümek yemek içmek gibi doğuştan gelen özelliklere
sahiptir.
Yine çocukluk yaşlarında
şanslıolduğunu düşünmüştür çünkü babası ve çok yakın komşusu herhangi bir şeyi
inşa edebileceğine inanmasını sağlamışlar bu da ilerde daha da ön plana çıkacak
olan yetenek ve liderlik özelliklerine katkı sağlayan bir davranış olmuştur.
Yine teknolojiye olan hayranlığını
ve bakış açısını şu cümle ile göstermiştir. “Hayatımın
ilk masaüstü bilgisayarını orada gördüm. Adı9100A’ydı, hesap makinesinden
halliceydi aslında, ama aynı zamanda ilk masaüstü bilgisayardı. Devasaydı,
belki 20 kilo vardı, ama çok güzeldi. Ona aşık oldum.”
Lise yıllarında paraya
ihtiyacıolması nedeniyle iş bulabilmek için HP'nin CEO'suna telefon etmiş,
kendisinden bazı teknik parçalar istemiş, sohbet etmiş ve kendisine güvenen ve
insan ilişkileri becerisi gösteren bu davranışı ile fabrikada kendisine iş
bulmuştur.
Küçükken otomobil
parçaları alıp satan babasını iyi gözlemlemiş ve elektronik aletler alıp
satmaya başladığı lise yıllarında babasının otomobil parçaları satın alırkenki
taktiğini uygulamış ve başarılı olmuştur. Çünkü her parçanın fiyatını
tezgâhtarlardan daha iyi bilmiş, babasınıtaklit etmiş, pazarlık ve kâr
sevdasının da etkisiyle, elektronik parçalarıgiderek daha iyi tanımıştır, bir
liderde olması gereken kavramsal becerileri gelişmiştir. Hatta bu sayede 15
yaşında ilk arabasını satın almıştır.
Çalışanlarına bazen
otoriter davranacak olan Jobs otoriteden nefret etmiştir ancak gergin, tuhaf
enerjisini soyutlanmış bir asilikle birleştirmiş ve çevresindekilere bu şekilde
davranmıştır. Mühendislik mesleğinin dünyada ulaşılabilecek en önemlişey
olduğunu söylemiş, toplumu yeni bir seviyeye taşıdığını düşünmüştür. Mühendis
olan yakın arkadaşı Wozniak “Babam bana hep ortada ol,” derdi. “Steve’in
tersine yukarıda, mühim şahsiyetlerin arasında olmak istemiyordum. Babam
mühendisti, ben de mühendis olmak istiyordum. Steve gibi iş hayatında lider
olamayacak kadar çekingendim.” diyerek Steve Jobs'un liderlik özelliğini
göstermiştir.
Jobs bir sunum sırasında
bir videoyu oynatmakta zorlanınca, yazılı konuşmasını boşvererek o cihazla ne
kadar çok eğlendiklerini anlatmaya başlamıştır. Bu da onun ne kadar kıvrak
zekalı ve ileri görüşlü bir lider olduğunu göstermiştir.
Apple'ın kurucusu olan
Jobs Mavu kutu olarak ürettikleri cihazı düşünmüş ve aklına Mavi Kutu’nun bir
hobi olarak kalmasının gerekmediği mavi kutuları yapıp satabilecekleri, eğer
satabilirlerse kapak, güç kaynağı ve tuş takımı gibi geri kalan parçaları da
bulup satış fiyatı belirleyebileceğini öngörmüş ve ayrıca Apple'ı kurduklarında
oynayacağı rolün öncüsü olduğunu söylemiştir. “Mavi Kutular olmasa Apple
olmazdı,” diyerek elde ettiği başarı ile ilk başlardaki deneyimlerini
ilişkilendiren sebep sonuç ilişkisi kurabilen bir lider olmuştur.
Yediklerine dikkat etmeye
başlayarak, et yemeyi bırakmış ve arkadaşlarınıuyarmaya, yedikleri bagellerin
mukusa yol açacağından ve bunun tehlikelerinden bahsetmeye başlamıştır. Bu da
onun çevresindekileri de etkileyemeye, düşüncelerini kendi düşüncesi yönünde
değiştirmeye çalıştığı bir liderlik özelliğini göstermektedir.
Jobs başka insanları bakışlarıyla
ve susarak yönetme numarasında kendini geliştirmiştir iletişim kurarken
konuştuğu insanın gözlerinin içine bakmaktadır. Karşısındakine soru sorduğunda
kişinin gözlerini kaçırmadan yanıt vermesini de beklemektedir.
Ayrıca kendisinden daha
belirgin liderlik özelliğine sahip olan tanıştıkları kişilerin özelliklerini
benimsemiştir. Örneğin, pazarlamacılık, kabuğundan çıkma, dışa açılma ve
durumları kontrol etme konusunda ya da bir ortama girdiğinde dikkat çekme
hususunda başkalarından öğrendikleri olmuştur.
Yine lise yıllarında elma
yetiştirmek, organik şarap için gittikleri bir çiftlikte meyvelikten sorumlu
olmuş, orda bulunan ekibi yönetmiş ve meyveliğin budanması ve bakımından
sorumlu olmuştur. Ancak bir dönem sonra ilgili çiftliğin sahibinin tarikat
lideri gibi davranması kendisini rahatsız etmiş ve ayrılmıştır. Belki de
kendisinden başka ekibe istemediği bir şekilde liderlik edilmesi hoşuna
gitmemiştir.
Üniversitede yine kendi
seçimini kendi yanmış ve zorunlu dersler yerine istediği derslere girmiştir.
Çünkü bu durumda hem yaratıcılığını kullanacak hem de kızlarla tanışacaktır.
Mühendis olan yakın arkadaşı Wozniak bu durum karşısında şöyle demiştir. “Ben
senin yerinde olsam o zorunlu derslere girerdim, aramızdaki kişilik farkı bu,”
Arkadaşı her zaman Jobs un lider duruşunu benimsemiş, farkında olmuş bu durumu
da ara sıra bu tarz söylemleri ile dile getirmiştir. Ancak girmiş olduğu
Kaligrafi dersi için şöyle demiştir: "Kullanıcı dostu grafik arayüzlerde
öncü olacaktı. Kaligrafi dersi bu açıdan önemliydi, üniversitede o derse
girmesem, Mac’in çeşit çeşit fontları ve orantılı font aralıkları olmazdı. Ve
Windows Mac’i kopyaladığından, bunlar muhtemelen hiçbir kişisel bilgisayarda
olmazdı.”Bu düşüncesi ortaya çıkardığıteknoloji cihazlarına önceki
edinimlerinin nasıl etkili olduğunu göstermiştir.
Kendine güvenen bir lider
davranışörneği sergileyen Jobs bilgisayar oyunu üreticisi Atari’nin lobisine
girerekpersonel işe alınana kadar oradan ayrılmayacağını söylemiş,zeki, hevesli
ve teknolojiye duyduğu heyecanı göstermiş ve işe alınmıştır.
Çalışma hayatında
karşılaştığı insanlarıaşağılamış, orada parlamasının nedeni olarak da diğer
insanların çok kötü olmasıydı diye söylemiştir. Jobs bir liderde olması gereken
duygusal zekaların bir çoğunu yaşamış ve sergilemiştir. Çoğunlukla öfke,
üzüntü, iğrenme duygularıön plana çıkmıştır.
Hindistan
ziyaretinin ardından oradaki insanların zihinlerini kullanmadıklarını,
sezgilerini kullandıklarını ve sezgilerinin dünyadaki diğer insanlarınkinden
çok daha güçlü olduğunu görmüştür. Ve sezginin çok güçlü bir şeyolduğunu hatta
zihinden daha güçlü olduğunu söyleyerek işine de katkısının büyük olduğunu
belirtmiştir. Bir liderin iyi bir lider, etkin bir yönetici olması için sadece
zekası ile hareket etmemesi sezgileri ile de verdiği kararlara olumlu bir
şekilde yön vermesi gerekmektedir. Jobs bunun farkında olan bir liderdi.
Kendisine duyduğu aşırı
özgüven hissini başkalarına da aşılayabileceğini ve onlara mümkün olduğunu
düşünmedikleri şeyler yaptırabileceğine inanmıştır. Çünkü birşeyin
olmasıgerektiğine karar vermişse onun olmasını sağlamıştır.
Yakın arkadaşı Wozniak'ı
birkaç ay içinde yapılabilecek bir işi dört gecede yapabileceğine inandırıp
bitirmiştir. Bu da onun bir başka etkin lider özelliklerinden birisidir.
Olamayacak olan bir işi bile karşı taraftakini ikna ederek yapabilmeyi başaran
bir insan olmuştur. Bunu arkadaşı Wozniak şöyle dile getirmiştir.“Yani bir
satış temsilcisiyle nasıl konuşulacağını biliyordu. Ben hayatta yapamazdım.
Fazla çekingenim.” Jobs Wozniak'a
“Hayatının geri kalanını şekerli su satarak mı geçirmek istiyorsun,yoksa
dünyayı değiştirme fırsatına sahip olmak mı?” diyerek onu bir lider olarak
yönlendirmiş, farklı düşünmesini sağlamıştır.
Birkaç tane bilgisayar
yapıp satarak para kazanma fikrinin yanında Wozniak'a para kazanmalarının kesin
olduğunu söylememiş, eğlenceli bir macera yaşayacaklarını söyleyerek “Paramızı
kaybetsek bile şirketimiz olacak,” demiş ama bana göre aslında başarıkazanacağından
emin olarak bunları söylemiştir.
Şirketin isminin
Apple(elma) olmasının nedeni rahatsız edici olmayan, eğlenceli, canlı bir isim
olarak aklına gelmesidir ayrıca bilgisayar sözcüğünü yumuşatması ve telefon
rehberinde Atari’den önde geleceğini düşünmüş olması da yine Jobs'un ileri
görüşlü bir lider olmasından kaynaklanmaktadır.
Jobs girişkenliği sayesinde işleri halledebiliyordu, bazen insanları
manipüle ederek. Karizmatik, hatta hipnotize edici olabiliyordu; ama soğuk ve
zalim de olabiliyordu.
Jobs kariyerinin geri kalanı boyunca pazarlamayla, imajla ve hatta
ambalajlamanın ayrıntılarıyla bazen saplantılıbir şekilde ilgilenmiştir çünkü
ürün kutusu açıldığında dokunsal deneyimin ürün algını etkilemesini istemiştir.
Ürüne ve ürün kusursuzluğuna saplantılı derecede tutkulu olmuştur. Jobs ileri
görüşlü oluşunu, içinde bulunan duruma uygun bir yaklaşım sergileyerek
“Bilgisayar dünyasının geleceğini görebiliyordum.” demiştir.
Jobs birçok lider gibi kontrol
sahibi olmayı sevmiş ama kendisine yapılacak olan her türlü otoriteden nefret
etmiştir. Dolayısı ile başına yönetici olarak getirilen adamla sorun yaşaması
kaçınılmaz olmuş bu nedenle kurucusu olduğu ve yıllar sonra yine başına
geçeceği APPLE'dan çıkartılmıştır.
Jobsfare (mouse)
yapamayacağını söyleyen Mühendisini işten çıkartmış ve yerine gelen mühendisin
ilk sözü "o fareyi yapabilirim " olmuştur. Bu hareketi ile duygusal
zekasının üstünlüğünü ortaya koymuştur.
Duygularında oldukça
odaklı olmuştur, insanların içini okumada, psikolojik güçlerini ve
zayıflıklarını ve güvensizliklerini saptamadaşaşılacak kadar başarılı olmuştur,
bundan habersiz bir kurbanını duygu yüklü bir aparkatla darmadağın
edebilmiştir, bir insanın gerçekten bir şeyler mi bildiğini, yoksa numara
mıyaptığını sezebilmiştir. Çalışanları hem korkudan hem memnun etme arzusundan,
hem de kendilerinden bunun beklendiğini bildiklerinden daha iyi çalışmışlardır.
Hatta Mac ekibi bu özelliğini iyi bildiğinden 1981’den başlayarak her yıl, Jobs’a
en iyi karşı gelen kişiye ödül vermişlerdir. Lider olarak çalışanlarını farklı
ama sonuç olarak olumlu bir yönde etkilediği açıkça görülmektedir. Hatta çalışanları onun için şöyle demiştir. "Jobs kendini bir sanatçı olarak görüyordu ve biz
tasarım ekibindekilerin de kendimizi öyle görmemizi istiyordu".
Personel seçiminde de iyi
bir lider olan Jobs çok titiz davranmıştır. Hedefi yaratıcı, zeki ve muzip,
biraz da asi insanları işe almak olmuştur. Adayın beklenmedik durumlarda neler
düşünebildiğini, esprili bir karşılık verip veremeyeceğini anlamak için bu
davranışı sergilemiştir. Ekibine asilik ruhu aşılamayı ve işleriyle gurur duyan
ama başkalarının fikirlerini çalmaya hazır afili kabadayılar gibi
davranmalarını istemiştir. Hatta bu düşüncesini şu sözüyle vurgulamıştır. “Picasso’nun bir sözü
vardır: ‘İyi sanatçılar kopyalar,büyük sanatçılar aşırır.’ Biz de parlak
fikirleri aşırmaktan utanmadık hiç.”
İyi
bir lider etrafındaki insanları yönlendirir, ya da hayata bakışaçılarını
değiştirir, yönlendirir. Jobs Pazar araştırması yapmayı isteyip istemediği
sorulduğunda şu yanıtı vermiştir. “Hayır, çünkü müşterilerine istediklerini biz
onlara gösterene kadar bilmezler.”
Bence Steve Jobs’un en büyük özelliği her işe
kişiliğini katması olmuştur. Tutkularını, yoğunluğunu ve aşırı duygusallığını
ürünlerine aktarmıştır. Huysuzluğu ve sabırsızlığı mükemmelliyetçiliğinin
parçasıolmuştur. . Çalışanlarına sert davranmasının nedeni sorulduğunda
‘Sonuçlara bir bak. Birlikte çalıştığım herkes akıllı. Hoşnut olmasalar iyi bir
pozisyonda başka işe geçerler. Ama yapmıyorlar. Ortaya da harika işler çıkıyor’
diyecek kadar liderliğine, yöneticiliğine güvenmiştir.
Başarılı bir lider
olmasının nedenlerini özetlersek, yaptığı işe muhakkak odaklanmış ve neyi
istediğini bilmiştir. Baştan sona sorumluluk almış, kontrolün kendisinde
olmasınıistemiştir.Geride kaldığında yetişmeye çalışmak yerine sıçramıştır. Kar
elde etmek yerine öncelikle iyi bir ürün üretmeyi hedeflemiştir. Pazar
araştırmalarıyerine müşterinin ne istediğine dikkat etmiş, işlerinin henüz
sayfada yazılıolmayanları okumaktır demiştir. Büyük küçük her ayrıntı ile
ilgilenmiştir. Sosyal bilimleri sevmiş ancak elektronik tutkusu ile
birleştirmiştir. İkisinin kesiştiği noktada durmuştur.
“Çok şanslı bir kariyerim, çok şanslı bir hayatım oldu, yapabileceğim her
şeyi yaptım.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder